Hikayenin baş kahramanı hastanede unuttuğu günlüğünün tesadüfen sınıf arkadaşı tarafından bulunduğunu dahası herkesten gizlediği sırrının beklenmedik biçimde öğrenildiğini fark ettiğinde genç adamın durumuna tepkisizliği karşısında önce şaşkına döner ardından da gülme krizine tutulur. Sonraki hafta onun çalıştığı kütüphanede gönüllü işe girmiştir. İlginçtir ki görünüşe göre gerçektende ne sırrını ifşa etmek ne de meraklı sorular sormak peşinde değildir. Böylece geri kalan günlerinde rahatsızlık duymadan yapmak istediklerini "birlikte" gerçekleştirebileceği güvenilir insanı bulduğuna karar verir. Bazı batıl inanışlar hasta olduğun organı yersen iyileşmenin mümkün olacağı yönünde düşünce geliştirmiştir. Bundan yola çıkarak kızımız sıkça delikanlıya "Pankreasını yemek istiyorum" der.